“Gastronomideki fahiş fiyat algısı Gaziantep’e zarar veriyor”
“Bakanlığın kararına uysaydık, Zeugma ortaya çıkmayacaktı”
Mehmet Doğan, Gaziantep'in yetiştirdiği önemli değerlerden birisi. 16 yıl matematik öğretmenliği ve 12 yıl İl Turizm Müdürlüğü yaptıktan sonra emekli oldu. Futbol İl Temsilcisi ve Süper Lig'de Federasyon Temsilcisi olarak görev aldı.
1998 Yılında Gaziantep Ticaret Odası tarafından Yılın Bürokratı, Alman tür operatörleri tarafından da ITB Berlin Fuarı’nda Türkiye’de Yılın İl Müdürü seçildi. Görev yaptığı süre içerisinde birisi Cumhurbaşkanından, ikisi Bakanlardan, diğerleri de Valilerden olmak üzere toplam 26 takdirname aldı.
Zeugma kazılarında, tarihi ve doğal zenginliklerimizin yollarının yapılmasında ve Gaziantep havalimanının uluslararası boyut kazanmasında önemli katkıları oldu. Mehmet Doğan’ın İl Müdürü olduğu dönemde, Kuveyt ve Bahreyn’de düzenlenen fuarda Gaziantep Turizm Müdürlüğü’nün standı 50 ülke arasında birincilik ödülüne layık görüldü.
Bir eğitimci, bürokrat ve spor adamı olarak Gaziantep için söyleyeceği çok sözü bulunan Mehmet Doğan ile şehrimizin başta turizm olmak üzere eğitim ve spor alanındaki geldiği noktayı konuştuk. Mehmet Doğan, sorularımızı yanıtlarken "Gaziantep son yıllarda gastronomi ile öne çıktı ama fahiş fiyat algısı kente büyük zarar veriyor" dedi.
FATMA ŞAHİN'İN TURİZME KATKILARINI ÇOK OLUMLU BULUYORUM
Mehmet Bey, öncelikle turizmde geldiğiniz yeri nasıl görüyorsunuz?
Öncelikle Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Hanım'ın turizme yaptığı destekleri çok olumlu buluyorum. 1990 sonrası iki Turizm Bakanının Gaziantepli olması, şehrimiz için bir kazanç olmuştur. Turizme büyük katkı sağlamıştır. Devamında Asım Bey'le başlayan turizm yatırımları ve teşvikleri Fatma Hanım'la çok iyi bir noktaya gelmiştir. Eksikler yok mu? Elbette var ama geçmişte bu ilde sadece bir arkeoloji müzesi varken şu an 35'e yakın müzemiz var. Arkeoloji müzesinden önce de tarihi eserler Mehmet Nuri Paşa camisi avlusunda sergileniyordu. Oradan buraya geldik.
TURİZM POTANSİYELİMİZ ÇOK BÜYÜK
Gaziantep'in turizm potansiyeli hakkında neler söylersiniz?
Gaziantep'in turizm potansiyeli çok geniş. Gastronomi, tarih, kültür, ticaret turizmi, inanç, trekking, yamaç paraşütü gibi çok sayıda alanda önemli turizm potansiyeline sahibiz. Yamaç paraşütü için Nurdağı'ndaki viyadükleri çok uygun mesela. Zeugma ile Rumkale arasındaki bölgede trekking, çadırlı kamp alanları at biniciliği için büyük potansiyel var. Yeter ki yatırım yapılsın, tesis yapılsın. Üstelik de denizimiz ve gölümüz yokken, barajla oluşan göl büyük bir avantaj. Kıyı kenarına yapılacak tesislerle halkımız plaj özlemini giderilebilir. Yine Hızır yaylası geliştirilerek halkın hizmetine sunulabilir. Buraya konaklama tesisleri yapmak gerek. Biz altyapısını yaptık. Yolu yoktu bizim zamanımızda yolu yapıldı. Ökkeşiye de inanç turizmi açısından çok önemli.
ZEUGMA’DAN ÇIKARILAN ESERLER YERİNDE SERGİLENMELİ
Mehmet Bey, biz il olarak antik kentler konusunda da çok önemli bir zenginliğe sahibiz. Ancak bunları yeterince değerlendirdiğimizi söylemek mümkün değildir. Siz de katılır mısınız?
Dülük antik kentinde Mitras tapınağı ve Karkamış antik kenti önceliklerimiz arasında olmalı. Zeugma 100 yıl daha kazılsa bitmez. Nehrin Şanlıurfa tarafında da bizim tarafta da yerleşim yerleri var. Zaten Zeugma köprü demek. Zeugma'da da yapılacak müzelerle eserlerin orada sergilenmesi çok önemli. Zamanında 80 bin nüfusu olan Zeugma'dan çıkarılacak eserlerin yerinde sergilenmesi gerek. Zeugma nasıl ortaya çıktı onu da anlatayım. Zeugma kazılarında o zaman Kültür ve Turizm Bakanlıkları ayrı idi. O zaman Kültür Bakanı İstemihan Talay, Gaziantep Valiliğine yazı yazarak Zeugma kazısının yapılmamasını istemişti. Kazı yapılmayacaktı yani. O tarihte Özel İdare bütçesinden sadece işçilere ödenmek üzere alınan 32-33 bin TL ile Müze Müdürümüz Rıfat Ergeç, şu an Şanlıurfa'da Prof. Dr. olan Arkeolog Mehmet Önal'ın da katkıları ile kazılar yapıldı. Eğer Bakanlığın kararına uyulmuş olsaydı bugün Zeugma olmayacaktı. O zamanın valisi Sayın Muammer Güler'e verdiği destekten dolayı da teşekkür ediyoruz.
TURİZMİ ULUSLAR ARASI DÜŞÜNMEK ZORUNDAYIZ!
Mehmet Bey, 12 yıl boyunca Turizm Müdürlüğü yaptınız. Gaziantep'e neden yabancı turist yeterince gelmiyor? Bu konuda neler yapılmalı?
İlk etapta belki çekim merkezi olmayabiliriz. Ancak bölgeyi kapsayacak destinasyon programlarına dahil olmamız gerek. Yani bir hafta kadar sürecek bölge illeri programına Gaziantep'i de dahil ederseniz yabancı turist de gelir. Bu tamamen turizm bakanlığının politikası ile ilgilidir. Dünyada artık ülkelerden çok şehirlerin özellikleri ortaya çıkıyor. Mesela gastronomide Gaziantep'in, hem Türkiye'de hem dünyada öne çıkması gibi. Biz değişik turizm dallarına yatırım yaparak, eğitimle birlikte uluslararası kalitede turizmi geliştirebiliriz. Turizmin en büyük özelliği nedir biliyor musunuz? Turizm ulusal olmaz, hep uluslararası olur. Kendi ulusal ve yöresel değerlerimizi uluslararası boyuta taşımamız gerek. Aksi halde dünya ile yarışamayız.
BELEDİYELERİN TURİZME KATKISI BÜYÜK
Bacasız Fabrika olarak nitelendirilen turizm, ülke ekonomileri için de çok önem taşıyor. Bu konudaki görüşleriniz nelerdir?
İthalata dayalı ihracat yaptığın sürece açık verirsin. Bunu kapatmanın yolu ise turizmden geçer. Turizm istihdama büyük katkı sağlayan, cari açığı azaltan ve dünya halkları arasında kültürel işbirliğini geliştiren bir sektör. Turizm direkt olarak en az 15, endirekt olarak da 25 sektörü ilgilendiren bir sektör. El sanatlarından tutun sağlığa kadar 15 sektörü doğrudan ilgilendiriyor. Bu açıdan bakılırsa turizm ekonominin lokomotiflerinden birisidir. Bu nedenle sadece Bakanlıkla bu işler yürümez. Yerel yöneticilerin bu konuda ciddi çaba sarf etmesi gerek. Gaziantep'te Asım Bey ve Fatma Hanım bu konuda büyük katkı sundu. Şahinbey Belediyesinin de bu konudaki çalışmaları çok değerli. Belediyelerimizin katkısı büyük.
9 BİN DİA, 320 YAYINLA TESLİM ETTİK
Müdürlük yaptığınız yıllara dönersek, sizin döneminizde yapılan çalışmalarda öne çıkanları anlatır mısınız?
Sıfır arşivle devraldığımız müdürlüğü 9 bin dia ve 320 kadar kitap ve yayınla teslim ettik. Bu kitap ve yayınlar Özel İdare bütçesinden basıldı. Yine 1930'lu yıllarda basılan kitapların kopyalarını bastırdık. Bu kitaplarla ilgili çalışmalarda Cemil Cahit Güzelbey, Oğuz Göğüş ve Abdullah Özer'in önemli katkılarını gördüm. Üçüne de Allah'tan rahmet diliyorum. O dönemde TÜRSAB'ın bölge temsilciliğinin kuruluşunu da yaptık. Gaziantep'te yoktu. Biz bölge olarak Adana'ya bağlıydık. Çünkü sadece iki acentemiz vardı. Birisi Ayşenur Hanım diğeri de Ayıntap idi. Biz kolları sıvadık. Ata Aksu da devreye girdi. Gaziantep'te TÜRSAB GAP bölge temsilciliğini kurduk. Gaziantep'ten Mardin'e tüm iller bize bağlandı. Bir ara TÜRSAB'ın bölge başkanlığını rahmetli Saip Konukoğlu üstlendi. Ben de kendisine danışmanlık yaptım, destek verdim.
HAVALİMANI ULUSLAR ARASI OLDU
Sizin döneminizde Gaziantep havalimanı ilk kez uluslararası bir boyut kazandı. Bu nasıl oldu, anlatır mısınız?
Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği dağılınca bize charter seferleri için teklif geldi. Ancak charter seferlerinin olabilmesi için havaalanının uluslararası hava limanı statüsünde olması gerekiyordu. Bunun üzerine ben önce Laleli, sonra da Trabzon ve Bakü'ye giderek Rus pazarlarını inceledim. Trabzon ve İstanbul Laleli'de satılan ürünlerin büyük çoğunluğunun Gaziantep'te üretildiğini gördük. Bunun üzerine bu ticaretten Gaziantep'in yararlanması için Bakanlıkla görüşmeler yaparak havalimanının uluslararası statüye kavuşmasını sağladık. Ondan sonra da Türk Cumhuriyetlerinden charter seferleri başladı. Tüm Türk Cumhuriyetlerinden uçaklar geldi. Bu konuda Büyükşehir Belediyesi, Ticaret Odası ve Sanayi Odası'nın da büyük katkısı oldu. Ancak daha sonra biz bu pazarı koruyamadık. Esnaf hata yaptı. Geleceği göremedi, özürlü malları gönderdiler. Sonra bu pazarı kaybettik. Hatta hiç unutmam Ticaret Odası Başkanı Mehmet Aslan bu konuda esnafı çok uyardı ama maalesef o pazarları kaybettik.
GAZİANTEP'TE AŞÇILIK OKULU OLMAMASI BÜYÜK EKSİKLİK
Gastronomi kenti olan Gaziantep'e gelenlerin şikayetçi oldukları konulardan birisi de hijyen ve hizmet kalitesi. Sizce de böyle bir sorun var mı?
Eskiden biz her zaman hizmet içi eğitim kursları açardık. O zaman adı işbaşı eğitim kursuydu. Ama daha sonra anlamadığım bir nedenle bu kurslar açılmadı. Hatta şoförlere bile eğitim verdik. Turizm sertifikası verdik. Mesela Gaziantep TÜREM'in kapatılması büyük bir hata oldu. Kapanmasaydı bugün aşçılık okulu adı altında bir çok dalda kalifiye eleman yetiştirilirdi. Gastronomi merkeziyiz ama bir aşçılık okulumuz yok. Aşçılık okulu nerede var? Mesela Bolu Mengen'de var. Ve oradan Türkiye'ye aşçılar yetişiyor. Bir aşçılık okulumuz olmalı. Bunu sektör de, belediyeler de devlet de yapabilir.
FAHİŞ FİYAT ALGISI GAZİANTEP'E ZARAR VERİYOR
Son yıllarda gastronomi ile birlikte fiyatlardaki anormal artışlar büyük tepki alıyor. Sizin bu konudaki düşünceniz nedir?
Turizm demek fahiş fiyat demek değildir. Bu algı büyük bir hatadır. Enflasyon günlük değişse bile her sektör kendi kafasından zam yapmamalıdır. Özellikle de yeme içme sektöründe. Bunların odaları ve belediyeler mutlaka bu konuyu ele alıp, fiyatları kontrol etmeli. Nasıl ki, su elektrik ekmek fiyatları belirleniyorsa, bu fiyatlar da kontrol altına alınmalı. Nasıl ki, fırıncı kafasına estiğinde zam yapamıyorsa, lokanta ve restoranlar da yapamamalı. Bu fahiş fiyat algısı turizmi baltalıyor. Bakın konaklamamız fena değil. Otellerimiz güzel, fiyatları da çok pahalı değil. Ama yeme içmenin fiyatı konusunda İstanbul ile yarışıyoruz. Dışarıdan gelen herkes pahalılıktan şikayetçi. Bugün 4 kişilik bir aile en sadece bir yerde kebap yese, yanında su bile içmese bin liradan aşağı fatura gelmez. Emeklinin ya da asgari ücretlinin gastronomi memleketinde kebap yemesi çok zorlaştı.
ÖĞRENCİLERİ TÜRKİYE ÜÇÜNCÜSÜ OLDU
Biraz da eğitime gelirsek, mevcut eğitim politikasını nasıl buluyorsunuz?
Milli Eğitim Bakanlığımızın son zamanlarda aldığı bazı kararları doğru buluyorum. Özellikle derse devam, sınıfta kalma ve cep telefonu konusundaki kararlar öğretmenin itibarını yeniden yükseltmektedir. Cezalar amaç olmaz. Cezalar caydırıcı olmalı. Öğretmenlerin eğitimi, ölçme değerlendirmenin yapılması önem taşıyor. Yine okul ile veli, okul yerel yönetimler, okul sivil toplum örgütleri gibi, yine üniversitelerle işbirliği yapılarak bu sorunların bir bölümü orta vadede çözülebilir. Öğretmenlik yaptığım dönemde TÜBİTAK yarışmasında matematik alanında Türkiye 3. olduk. Bu o zamanki gazetelerde, 'Türkiye'de bir ilk. İlk kez Güneydoğu'dan bir okul 3. ödülü aldı' şeklinde haber yapıldı. Bu arada eğitime desteğimiz farklı bir boyutta devam ediyor. Aile olarak bir vakıf aracılığıyla öğrencilere burs veriyoruz.
Mesleki eğitime yeterli önem veriliyor mu? Bu konuda neler yapılabilir?
Türkiye'de doğan her çocuğa nasıl ki, Türkiye Cumhuriyeti Kimlik Kartı veriliyorsa, doğan her çocuğa üniversite diploması verilecek hale geldik. Üniversitelerin eğitim seviyesi çok düştü. Biz nitelikli eğitim istiyoruz. Nicelikli eğitim değil. Türkiye'yi kurtaracak olan nitelikli eğitimdir. Tıpkı geçmişte Japonya ve Finlandiya gibi ülkelerde olduğu gibi. Almanya ve sanayileşmiş ülkeler nasıl oluyor da, başarılı oluyorlar. Bu ülkelerde 100 tane eğitim kurumunun, lisenin ancak yüzde 20'si normal lisedir. Diğerleri meslek lisesidir. Yani öğrencilerin yüzde 80'i meslek lisesine gidecek. Ancak, buraya giden öğrencilerin önünü kapatmayacaksın, isterlerse de meslek lisesinden üniversiteye devam edebilsinler.
GAZİANTEP SPORDA TESİS FAKİRİ
Gaziantep'in spor alanındaki yerini nasıl buluyorsunuz? Bu konuda nasıl bir tablo çizersiniz?
Amatör sporda öncelikle yapılan tesislere rağmen ciddi biçimde tesis eksikliği var. Bu konuda resmi verilere de bakıldığında çok olumsuz bir tablo görüyoruz. Nüfusumuza ve lisanslı sporcu sayımıza göre hatta kulüp sayımıza göre tesis bakımından Türkiye'nin en fakir illerinden birisiyiz. Geçmişte bir öneride bulunduk. İçişleri Bakanımız Ali Yerlikaya Gaziantep Valisi iken, bir spor köyü yapılmasını önermiştik. Tüm federasyonların spor yapacakları bir tesisti. Tüm ulusal ve uluslararası müsabakaların yapılacağı bir tesis spor turizme de büyük katkı sağlardı. Son 20 yıldır hatta daha da uzun bir süredir Süper Lig'de top koşturan kaç tane futbolcu çıktı? Sıfır. Tesis olmazsa, yatırım olmazsa elbette yetişmez. Diğer taraftan Kamil Ocak Stadyumu'nun yıkılması büyük bir talihsizliktir. 3 Milyon nüfuslu bir şehre iki stadyum çok değildi. Aynı şekilde Gaziantepspor'un tarih olması da büyük bir talihsizliktir. Gaziantepspor tarihimizdir, tarihimize sahip çıkalım.
Burada farklı bir noktaya da dikkat çekmek istiyorum. Geçmişte bu şehirden önemli sporun bir çok dalında önemli sporcular ve spor adamları çıkmış. Cumhuriyetin kuruluşundan bu yana güreşçimiz, bisikletçimiz, futbolcumuz milli olan sporcularımız var. Bunların adının tesislere verilmesi gerek. Siyaset yapmadan, spora hizmet etmiş, başarıları ile gururlandırmış olan bu kişilerin adının tesislere verilmesi doğru olur. Yine kulüp başkanlarımız var. Geçmişten bugüne spora hizmet etmiş bu insanlara karşı vefamızı göstermeliyiz.
FUTBOL İL TEMSİLCİSİYDİM AMA SPOR KONSEYİNE ALINMADIM
Son olarak sizin eklemek istedikleriniz nelerdir?
Kent Konseyleri şehre faydalıdır. Ama bu konuda İçişleri Bakanlığı yönetmeliği olmasına rağmen yeterince hassas davranıldığını düşünmüyorum. Mesela, bu şehirde Futbol İl Temsilcisi olduğum halde spor konseyine alınmadım. En popüler spor dalı futboldur. Alınan yüz lisanstan 80'i futboldur. Ama ben spor konseyine çağrılmadım. Bu belgeli bir durum. Ben emekli Turizm İl Müdürüyüm. 12 Yıl boyunca müdürlük yaptım. Asım Bey zamanında ilk zamanlar Kent Konseyine çağırdılar. Ama daha sonra hiçbir yere çağırmadılar. Çağırsalardı, tecrübelerimizi anlatırdık. Gaziantep'te hem Abdülkadir Ateş hem de rahmetli Mustafa Taşar Bakan iken iki kez turizm master planı yapıldı. İkisinde de aktif görev aldım. Ama Kent Konseyinin hiçbir biriminde görev alamadım.
Mehmet Bey, verdiğiniz bilgiler için teşekkür ederiz.
Gaziantep bizim evimiz. Gaziantep'in geleceği için herkes elini taşın altına koymalı. Ben de sizlere de görüş ve düşüncelerimi kamuoyu ile paylaşma imkanı sunduğunuz için teşekkür ederim.
Yorum yazarak Gaziantep Time Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Gaziantep Time hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Gaziantep Time editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Gaziantep Time değil haberi geçen ajanstır.
Şimdi oturum açın, her yorumda isim ve e.posta yazma zahmetinden kurtulun. Oturum açmak için bir hesabınız yoksa, oluşturmak için buraya tıklayın.
Yorum yazarak Gaziantep Time Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Gaziantep Time hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Gaziantep Time editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Gaziantep Time değil haberi geçen ajanstır.